İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Vaniköy’de Boğaz manzaralı villanın kaçak eklentilerinin yıkımıyla yeni bir açıklama yaptı. Açıklamada, CİMER’in ihbarı üzerine 16 Ağustos 2024 tarihinde mevzuatın gerektirdiği tüm işlemlerin yerine getirildiği vurgulanarak, “Benzer CİMER ihbarı, 1 Temmuz 2024 tarihinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yapıldığı halde; Bakanlık konunun sosyal medyada gündeme geldiği 22 Ağustos tarihine kadar hiçbir adım atmadı. Bakanlık 52 gün boyunca susarken, İBB üzerine düşeni eksiksiz yaptı” denildi. İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürü Elçin Karaoğlu da, Burada alınmış olan bir tek yıkım kararı var, o da İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün aldığı yıkım kararıdır” dedi.
Üsküdar Vaniköy’de Boğaz manzaralı villanın kaçak eklentileriyle ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi yeni bir açıklama yaptı. Konuyla ilgili CİMER’e yapılmış başvurunun belgesi basınla paylaşıldı. Açıklamada, İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğü’nün, yetki ve sorumluluğundaki Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi içerisinde kalan kaçak yapılarla ile ilgili işlem tahsis etmek için parsele yetkili personel ve yıkım ekibi yönlendirdiği ancak sabah saatlerinden itibaren iş makinelerinin alana girişinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın araçları tarafından engellendiği belirtildi.
İBB’nin Vaniköy’le ilgili açıklaması şöyle:
Yıkımla ilgili, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sosyal medyada yapılan açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetki alanında kalan yerde izinsiz inşai faaliyetlerinin gerçekleştirildiği tespit edilmiş ve ruhsatsız yapılar Bakanlığımızca mühürlenmiştir…” , “bahse konu kaçak yapıların yıkım faaliyetinin de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü koordinesinde bugün (04.09.2024) gerçekleştirileceği…” oysa sahada yaşananlar ve gerçekler bambaşkaydı.
CİMER’e şikayet edilen yapı için Bakanlık işlem yaptı mı?
Boğaziçi Öngörünüm Alanında kaçak yapıların tespitine ilişkin olarak yapı tatil tutanağının nasıl tutulacağı, inşaatın nasıl durdurulup mühürleneceği, yıkım kararının nasıl alınacağı ve uygulanacağı 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nda belirtiliyor. Ancak İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğü sorumluluğundaki alanın 14 Ağustos 2024 tarihli CİMER ihbarı üzerine 16 Ağustos 2024 tarihinde Yapı Tatil Tutanağı düzenlenerek inşai faaliyetten men edilmesine rağmen, 1 Temmuz 2024 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına ulaşan aynı CİMER ihbarına rağmen Bakanlıkça işlem tesis edilip edilmediği, İBB ve kamuoyuyla paylaşılmadı. Yine aynı yerle ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hangi tarihte yıkım kararı aldığı da açıklanmadı.
Resmi yazışmayla koordinasyon sağlanmadı
Sosyal medya açıklamasında geçen ‘yıkımı koordine ettikleri’ ifadesinden konuyla ilgili yetkili kurum olan İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğü ile hiçbir yazışma gerçekleşmedi. Bugün koordine edildiği söylenen yıkım ile ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan İBB’ye bir yazı iletilmedi.
“Bir tek yıkım kararı var, o da İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün”
Aksine yıkım için yıkım mahalline giden İBB ekiplerinin parsele giriş yapmasına engelleyecek şekilde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın araçları çekilerek, yıkım mahalline girilmesi engellenmeye çalışıldı. Durum tutanak eki fotoğraf ve videolarla tespit altına alındı.
Tüm yasal süreç tamamlandı
Bahse konu Vaniköy’deki kaçak inşaat ile ilgili 16 Ağustos 2024 tarihinde Yapı Tatil Tutanağı tutulması ve yapının mühürlenmesi ile başlayan süreç şöyle devam etti:
Savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Mühür fekkinden dolayı tekrar Tespit Tutanağı düzenlenip tekrar suç duyusunda bulunuldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Sosyal Güvenlik Kurumu’na bilgi verildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Encümenince Yıkım ve Para Cezası Kararların alındı. Alt yapı hizmetlerinin kesilmesi hususunda ilgili kurumlara bilgi verildi. Tapu Müdürlüğü’ne yıkım kararı şerhinin işlenmesi hususunda bilgi verildi. Yıkım kararın inşaat mahalline asılarak yapı sahibine tebliği edildi ve yıkım kararının uygulanması süreçlerinin tamamı yasal sürelerde ve 20 gün içerisinde tamamlandı. Yıkım için sahaya ekip yönlendiren İBB, yıkım sürecini devam ettiriyor.”
“Tek yıkım kararı İBB’nin”
Yıkım kararını uygulamak için bugün sahaya giden İBB ekiplerinin, parsele girişi kapatacak şekilde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın araçlarının engeliyle karşılaştığını belirten İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürü Elçin Karaoğlu da, “Biz bugün iki gün önce (2 Eylül) mahalline asılıp tebliğ edilen yıkım kararını uygulamak için buradayız. Burada alınmış olan bir tek yıkım kararı var, o da İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün aldığı yıkım kararıdır” diye konuştu. Karaoğlu, İBB ekiplerinin engellendiği dakikalarda şunları söyledi:
“Bakanlık kimle bunu koordine etmiş? Kaçak inşaatın sahipleriyle mi?”
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi Boğaziçi İmar Müdürlüğü ekipleri olarak bütün ben, müdür yardımcısı arkadaşlarım, şef, bütün teknik elemanlarımız ve zabıta arkadaşlarımız ve tüm yıkım ekip ve ekipmanlarıyla birlikte sahadayız. Parselin içerisinde ilgili arkadaşlarımız var. Ancak Bakanlıkça, koordine ettikleri söyledikleri yıkımla, maalesef ki bize ulaşan koordinasyonla ilgili bir yazı olmadığı gibi aksine bizim ekiplerimizin içeriye girip müdahale etmesi engellenmeye çalışılıyor. Kim tarafından engellenmeye çalışıyor? Bakanlığın resmi araçları bizim tutanaklarımızda, plakalı, plakası, görev kartlarıyla birlikte tespit edilmiş. Bakanlığın araçları kaçak yapıya müdahale için ulaşacağımız tek yol olan yolun üstüne park edilmiş durumda. Araçları kaldırmıyorlar. Bizim çekicilerimiz geldi. Çekicilerimizle araçları kaldıracağız. Burada Bakanlığın kiminle koordine edildiğini, bu meseleyi ben sizlerin takdirine bırakıyorum. İçeride çalışan bir tane bakanlığa ait iş makinesi yoktur arkadaşlar. İş makinelerinin tamamı kaçak inşaatın sahiplerinin iş makineleridir. Bakanlık kimle bunu koordine etmiş? Kaçak inşaatın sahipleriyle mi koordine etmiş bu yıkımı? Bizim haberimiz yok. Biz kendi yıkımımıza geldik. Alınan bir tek yıkım kararı var. Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün aldığı. Onu uygulamak üzere geldik. Bakanlık kimle koordine ettiyse biz bunu bilmek istiyoruz. Biz buraya niye niye sokulmak istemiyoruz?”
“İki bina 1986 yılında iskan almış”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Maliki Ejder Batur da yıkıma konu alandaki iki binanın 1986 yılında iskan almış olduğunu belirterek, süreci anlattı ve yetkinin İBB’ye bağlı Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nde olduğunu söyledi. Ancak kamuoyunun ilgisi nedeniyle Bakanlığın koordinasyon görevi yaptığını ifade etti. Batur şu açıklamayı yaptı:
“Bakanlık olarak yıkım işlemlerini bugün itibarıyla başlattık. Burada 7 parça yapının 2’si iskanlı. 5’i iskansız. Yapı sahiplerine verilmiş olan bir bakım, onarım izin belgesi var… Bu bölgede çivi çakılmasına dahi kolayca müsaade edilemeyen bir bölgedir. İskanlı binaların, basit onarım, bakım izni alabilme şansı vardır hukuken…”